Temiz Hava Hakkı Platformu (THHP), 10. kuruluş yıl dönümünü ve 7 Eylül Uluslararası Temiz Hava Günü’nü Mudanya Belediyesi ile birlikte düzenlediği bisiklet turu ile kutladı. Sahil boyunca 8 kilometrelik rotada gerçekleştirilen tura Mudanyalılar yoğun ilgi gösterdi. Platformun Uluslararası Temiz Hava Günü için yaptığı basın açıklamasında, dünya nüfusunun yüzde 99’unun kirli hava soluduğu hatırlatıldı. Dünyada her yıl 8 milyondan fazla, Türkiye’de ise 70 bine yakın insanın hava kirliliği nedeniyle yaşamını yitirdiği kaydedildi.
Temiz Hava Hakkı Platformu (THHP), 10. kuruluş yıl dönümünü ve 7 Eylül Uluslararası Temiz Hava Günü’nü Mudanya Belediyesi ile birlikte düzenlediği bisiklet turu ile kutladı. Bisiklet turunun ardından açıklama yapan Platform Temsilcisi ve Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Melike Yavuz, Temiz Hava Hakkı Platformu olarak 10 yıldır herkesin temiz hava hakkını savunmak için çalıştıklarını belirtti. Hava kalitesine ve insan sağlığına etkilerine dair kanıt ürettiklerini vurgulayan Yavuz, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye’de hala hemen hemen tüm illerimiz Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) önerdiği sınır değerlerin üstünde kirli hava soluyor. Sağlıksız hava yalnızca akciğerleri değil, beynimizi ve kalp damar sistemimizi de etkiliyor. Hava kirliliğinin sağlık etkileri anne karnında başlıyor. Bu sorunları önlemek doğru politikalarla mümkün. Karar vericilerden hava kalitesi standartlarını DSÖ’nün kılavuz değerleri ile uyumlu hale getirmesini, en zararlı kirletici olan ince partikül madde (PM2.5) için yasal bir sınır değer belirlenmesini talep ediyoruz. Bu politikaların hayata geçmesi için THHP olarak çalışmaya devam edeceğiz.”
“Her Nefes Değerli”
Platformun Uluslararası Temiz Hava Günü için yaptığı basın açıklamasında, dünya nüfusunun yüzde 99’unun kirli hava soluduğu hatırlatıldı. Dünyada her yıl 8 milyondan fazla, Türkiye’de ise 70 bine yakın insanın hava kirliliği nedeniyle yaşamını yitirdiği kaydedildi. Kömür başta olmak üzere fosil yakıtların enerji üretimi, sanayi, ulaşım ve ısınmada kullanımı hava kirliliğinin başlıca nedenleri arasında gösterildi.
“Doğru politikalar ve uygulamalarla herkes için temiz hava mümkün” denilen açıklamada, Temiz Hava Hakkı Platformu’nun 2015’te kurulduğu, hekimlerden mühendislere, akademisyenlerden çevre aktivistlerine uzanan geniş bir sivil toplum ağına dönüştüğü vurgulandı.
10 Yılda Yapılan Çalışmalar
Platformun 10 yıllık mücadelesinde öne çıkan başlıklar şöyle sıralandı:
Türkiye’nin hava kalitesini izlemek, sağlık ile hava arasındaki görünmez bağı ortaya koymak,
Kömürün sağlık faturalarını bilimsel çalışmalarla belgelemek,
Fosilsiz ve adil bir geleceği savunmak,
Deprem gibi afetlerin ardından ortaya çıkan hava kirliliğini izlemek,
Yasama süreçlerine müdahil olmak,
Temiz hava hakkı için hukuki mücadele yürütmek,
Yerel temiz hava hakkı mücadelelerine destek vermek.
Raporlar Kirli Bilançoyu Ortaya Çıkarıyor
Platformun 2016’dan bu yana her yıl “Kara Rapor” yayımladığı, kömürlü termik santrallerin halk sağlığına etkilerini raporlarla ortaya koyduğu, fosil yakıtlardan çıkış sürecinde adil geçiş taleplerini gündeme getirdiği hatırlatıldı. Ayrıca deprem sonrası Hatay başta olmak üzere afet bölgelerinde yapılan hava kirliliği ölçümleri ve asbest tespit çalışmaları da örnekler arasında yer aldı.
Yasama süreçlerinde aktif rol oynayan Platform, TBMM’deki çalışmaların yanı sıra bakanlıkların hazırladığı yasa ve mevzuatlara müdahil olduklarını, PM2.5 için ulusal düzeyde sınır değer belirlenmesi için savunuculuk yaptıklarını açıkladı. Ayrıca, termik santraller ve madenlere karşı açılan davalarla hukuki mücadele yürütüldüğü, yerel çevre örgütlerine ölçüm, rapor, iletişim ve hukuki destek sağlandığı ifade edildi.
14 Bileşenle Ortak Mücadele
Platformun 14 bileşeni arasında Çevre için Hekimler Derneği, Greenpeace Türkiye, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği, Türk Tabipleri Birliği, WWF Türkiye ve Yeşil Düşünce Derneği gibi kuruluşlar yer alıyor.
THHP açıklamasını, “Herkes için temiz hava hakkını savunmaya 10 yıldır olduğu gibi bundan sonra da devam edeceğiz” sözleriyle tamamladı.