Vatan, Millet, Marmara! Yazan: Dr. Kadir Dadan

0

Bugün 18 Mart 2022. 1915 Çanakkale Köprüsü hizmete açılıyor. Bugün bir çok söz duyacağız; bu köprünün ülke ekonomisine sağlayacağı faydalar, yatırım, sanayi, istihdam üzerine. Şu kadar dolar, bu kadar avro, o kadar ihracat falan. Bir de bunlar günün anlam ve önemine dair vatan, millet, Sakarya türküleri eşliğinde yükselecek. Ancak kimse şu kadar kirlilik, bu kadar çöp, o kadar müsilajdan bahsetmeyecek. Eğer Marmara’da kentsel ve endüstriyel yağmanın önü alınmazsa, bu köprünün Marmara bölgesini denizi, deresi, ormanı, kenti, tarlası tapası ile birlikte tamamen yaşanmaz hale getirebileceği maalesef dikkate alınmayacak!

Bugün 18 Mart 2022. 1915 Çanakkale Köprüsü hizmete açılıyor. Böylece Avrupa ve Asya kıtaları ikinci bir seçenek yolla birleşirken, diğer yandan Marmara’nın çevresi karayolu ile bir çember oluşturacak şekilde birbirine bağlanıyor.

Bugün bir çok söz duyacağız; bu köprünün ülke ekonomisine sağlayacağı faydalar, yatırım, sanayi, istihdam üzerine. Şu kadar dolar, bu kadar avro, o kadar ihracat falan. Bir de bunlar günün anlam ve önemine dair “Vatan, Millet, Sakarya” türküleri eşliğinde yükselecek. Ancak kimse şu kadar kirlilik, bu kadar çöp, o kadar müsilajdan bahsetmeyecek. Eğer Marmara’da kentsel ve endüstriyel yağmanın önü alınmazsa, bu köprünün Marmara bölgesini denizi, deresi, ormanı, kenti, tarlası tapası ile birlikte tamamen yaşanmaz hale getirebileceği maalesef dikkate alınmayacak.

Bugün hala Marmara bölgesi ve Marmara denizi bir parça hayatta kalabildiyse, tüm saldırılara rağmen Güney Marmara’nın ormanları korunabildiği, sanayi ve kentleşmenin sınırlanabildiği nedeniyledir. Tarımsal üretimiyle hem bölgeyi, hem ülkeyi besleyebilmesi de ayrıca önemlidir. Keza ülke balıkçılığı için Erdek körfezi ve Paşa limanı adası çevresi hayati önemdedir.

Her şeyden önemlisi, savaş sonrası Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte bir çok insan Balkanlardan Kafkasya’ya Osmanlı coğrafyasından sürülerek bir asır boyunca burayı yurt tutmuştur. Şimdi bu köprü ile birlikte tüm Güney Marmara bir yağma tehdidi altındadır.

“Emperyalizme karşı sadece silahla ve onu üretecek sermaye ve sanayi ile karşı koyulamaz. Eğer yurdun doğasına sahip çıkmıyorsan, savaşta silah tutmasını istediğin emekçinin barışta hakkını koruyamıyorsan, ülkeni tüm bireylerinin katılımıyla demokratik bir biçimde yönetemiyorsan ne kendi içinde ne de etrafındaki ülkelerle barışı sağlayabilirsin.”

Emperyalizme karşı sadece silahla ve onu üretecek sermaye ve sanayi ile karşı koyulamaz. Eğer yurdun doğasına sahip çıkmıyorsan, savaşta silah tutmasını istediğin emekçinin barışta hakkını koruyamıyorsan, ülkeni tüm bireylerinin katılımıyla demokratik bir biçimde yönetemiyorsan ne kendi içinde ne de etrafındaki ülkelerle barışı sağlayabilirsin.

“Bir yandan Çanakkale geçilmez denilip, öte yandan Çanakkale ve Balıkesir’de ormanlar ve zeytinlikler madencilere, tarım arazileri sanayiye ve kentleşmeye açılıyorsa, yaklaşan büyük savaştan önce yaklaşan büyük Marmara depremi, sadece Marmara’da yaşayanların değil Türkiye Cumhuriyetinin de sonu olur.”

Bir yandan Çanakkale geçilmez denilip, öte yandan Çanakkale ve Balıkesir’de ormanlar ve zeytinlikler madencilere, tarım arazileri sanayiye ve kentleşmeye açılıyorsa, yaklaşan büyük savaştan önce yaklaşan büyük Marmara depremi, sadece Marmara’da yaşayanların değil Türkiye Cumhuriyetinin de sonu olur.

Marmara sepetinin çürük dalları, daha fazla yumurta kaldırmaz. Yapılması gereken o çürük dalları onarmak ve dalların yeniden çürümesini önlemektir. Marmara’da sanayileşmeyi ve kentleşmeyi durdurmak, binaları daha dayanıklı hale getirmek, kentten kıra göçü teşvik etmek, kentte yeşil alanı korumak ve geliştirmek, atık suları gereği gibi temizlemek, gereksiz tüketimi ve çöpleri azaltmak, Erdek körfezinde balıkçılığı sınırlamak gibi önlemler alınmalıdır.

Ya bu önlemleri alacağız, ya da Marmara’nın yok oluşuna tanıklığımızı sürdüreceğiz.

Dr. Kadir DADAN
18 Mart 2022

Marmara Denizine Ağıt
Söz: M. Levent Artüz
Müzik: Cenk Taşkan
Solist: Coşkun Demir

Share.

About Author

Leave A Reply